Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kocaeli İl Örgütü, partinin kurmaylarından Grup Başkanvekili Manisa Milletvekili Özgür Özel ile Kandıra Halk Buluşması’nda adeta gövde gösterisi yaptı.
Kandıra Pazarı’nın kurulduğu Çarşamba günü için geleneksel olarak seçimlerin son haftasında tüm partilerin adeta miting yarışına girdiği bölgede, miting için kura çekimi yapılması talebi Özgür Özel’in geleceğinin duyurulması ile diğer partilere geri adım attırdı. Şehit Binbaşı Yavuz Sonat Güzel Spor Salonu’nun batısındaki alanda düzenlenen Kandıra Halk Buluşması’na TBMM Başkanvekili Kocaeli Milletvekili Haydar Akar, CHP Parti Meclisi üyesi Kocaeli Milletvekili Tahsin Tarhan, CHP Kocaeli İl Başkanı Bülent Sarı, CHP Kocaeli İl SKM Başkanı Nazım Gençtürk, CHP il yöneticileri, CHP İl Kadın Kolları Başkanı Merve Tüysüz, CHP İl Gençlik Kolları Başkanı Zeki Karakadılar, CHP Kandıra İlçe Başkanı Gülay Eyisabuncular, ilçe yönetimi, CHP İzmit İlçe Başkanı Gökhan Darcan, geçmiş dönem Kandıra Belediye Başkanı Kenan Evin, geçmiş dönem ilçe başkanları, 28. Dönem Milletvekili adaylarından Harun Özgür Yıldızlı, Caner Arduç, Mehmet Ümit Küçükkaya ve Millet İttifakı partilerinin ilçe başkanları katıldı.
BİZ MİLLİYETÇİLİĞİ TURAN GÜNEŞ İLE KIBRIS’TA YAZDIK
Programda Kandıralılara hitap eden CHP Kocaeli İl Başkanı Bülent Sarı, “Kandıra’nın güzel insanları son günlerde bizim bazı terör örgütleri ile eş değerde tutuyorlar bizi terör örgütleri ile aynı kefeye koyuyorlar Habur’da mahkeme kuranlar Abdullah Öcalan’ın mektubunu okutanlar Osman Öcalan’ı TRT’ye çıkartanlar bize milliyetçilik dersi veriyorlar. Kimse bize milliyetçilik dersi veremez. Biz milliyetçiliği Kandıralı Turan Güneş ile Kıbrıs’ta yazdık. Biz milliyetçiliği Kıbrıs’ın Beşparmak Dağları’nda yazdık. Kimse bize milliyetçilik dersi vermez. Daha da ileri gidip diyorlar ki Abdullah Öcalan’ın heykelini dikecekmişiz. Biz bu ülkeye Mustafa Kemal Atatürk’ten başka kimsenin heykelini dikmeyiz, diktirtmeyiz“ dedi.
BUNUN ADI SİYASET DEĞİL, İKTİDAR
Büyük bir coşkuyla Kandıralıları selamlayan CHP Grup Başkanvekili Manisa Milletvekili Özgür Özel’in konuşmalarından satır başlıkları ise şöyle: “Alnının terini Kandıra’da toprağa damlatan o topraktan bereket fışkırtan o bereketle çoluğuna çocuğuna geçim sağlayan nafaka sağlamaya çalışan alnı açık başı dik yüreğinde vatan millet bayrak sevgisi haramdan ve yalandan korkan Kandıra’nın güzel insanları geldiniz. Kandıra’ya gelip kahvehaneleri gezmek siyaset, bir kahvede toplantı yapmak iyi siyaset, kahvehaneye sığmayıp önünde konuşmak büyük siyaset ama bir çarşamba günü öğle vaktinde Kandıra’da kimsenin dolduramadığı, korktuğu meydanda bu mitingi yapmak siyaset değil, bunun adı iktidar.
AKAR VE TARHAN
Öncelikle Türkiye Büyük Millet Meclisi Grup Başkanvekili birlikte siyaset yapmaktan gurur duyduğum Haydar Akar’ı, 2005 Haziran’dan beri hem sanayi komisyonunda hem mecliste hem Türkiye’de nerede görev verilmişse yerine getiren genel başkanımızın göz bebeği Tahsin Tarhan’ı birlikte milletvekilliği yaptığım şimdi İzmit Belediye Başkanlığı yapan sevgili Fatma Kaplan Hürriyet’i saygıyla selamlıyorum. Milletvekili adaylarımız ile gurur duyuyoruz. Onlara sahip çıkmaya geldik. Kıymetli Kandıralılar biraz önce il başkanımız yüreğindeki bir yaraya değindi ve sizlerle bir derdini paylaştı.
BİZİM LİSTELERİMİZDE 1 TANE TERÖR-KATİL İLİŞKİSİ YOK AKP LİSTESİNDE KİMLER VAR
Birileri diyorlar ki CHP onla mı beraber, bunla mı beraber. Kimle beraber olduğumuz belli 81 ilde 6 parti, 61 ilde 5 parti beraberiz. Örneğin Kocaeli’de 5 parti birlikteyiz, İYİ Parti ile de gönül ittifakımız var. Ama 600 tane adayın içerisinde bir tane katil yok, bir tane terör örgütü mensubu yok. Onunla bununla ilişkilendiriyorlar ama terörle ittifaklı, ittisatlı kimse yok. Ama bir AK Parti’nin listesine bakalım. Bir kolunda MHP bir kolunda BBP ama bir kolunda listelerinin içinde koynunda HÜDAPAR var. Konca Kuriş’i öldürenlerin, Gaffar Okkan cinayetinin domuz bağcılarının avukatını kendisine genel başkan yapmış, Hizbullah’ın avukatının genel başkan olduğu parti AK Parti’nin koynunda, kolunda da MHP var. Ne diyor o parti? Parti bayrağı değil, şu anda alandaki sadece Türk Bayraklarını gösterin.
TÜRKİYE’DE ÇOK ŞEY GİDECEK
İşte o parti, bu bayraklara karşı. Türk Bayrağı olmasın diyen, Türk Milleti olmasın diyen, özerklik olsun diyen, federasyon olsun diyen, Ne Mutlu Türküm Diyene yazıları sökülsün diyen HÜDAPAR ile sözde milliyetçi MHP aynı ittifakta. Kimler kimlerle beraber. O yüzden CHP’ye laf söyleyecek adamın, bu millet sandıkta alnını karışlayacak. Bunu görsünler. Ey MHP, ey BBP, ey AKP, Cumhuriyet Halk Partisi’nin milliyetçiliğinin zekatı size yeter de üçünüze birden artar. Şimdi geldiğimiz noktada Pazar günü sandığa gideceksiniz. Siz sandığa gidince Türkiye’de çok şey değişecek.
ÖTV’SİZ KDV’SİZ MAZOT BAKAN EVLATLARINA DEĞİL, VATAN EVLATLARINA VERİLECEK
En çok kimin için değişecek? Bence en çok çiftçiler için değişecek. Çünkü yıllardır verilip tutulmayan bir söz var. Nedir? ÖTV’siz KDV’siz mazot. 21 yıl önce Bülent Arınç söyledi. Hala yerine getirmediler. Ne yaptılar peki? ÖTV’siz KDV’siz mazotu kime verdiler? Yatlara verdiler, katlara verdiler, gezici teknelerine verdiler, Binali Bey’in oğlunun gemisine, Tayyip Bey’in oğlunun gemiciğine verdiler. Pazartesi gününden sonra ÖTV’siz KDV’siz mazot bakan evlatlarına değil, vatan evlatlarına verilecek. Ayrıca tohum pahalı, gübre pahalı, ilaç pahalı. Pazartesiden sonra bunların hepsinden vergiler kaldırılıp devletin süspansiyonları uygulanıp, artık çiftçinin giderleri düşürülecek.
SANA SÖZ LOGOSUNDAKİ KIRMIZI ÇİZGİLERİN ANLAMI EŞİTLİK
Ayrıca Kemal Bey ne diyor? Sana Söz diyor. Bakın Sana Söz logomuzun ortasında iki çizgi var. Bu kırmızı çizginin eşitlik çizgisi. Matematikte eşittir. Kemal bey diyor ki gittiğiniz yerde anlatın. Tarım ile uğraşanlara, çiftçilere anlatın. Masraflarını bir tarafa yazsınlar. Ne kadara geçinecekler ise, ne kadar para kazanacaklarsa makul karlarını da oraya yazsınlar. Masraflar artı makul kar eşittir taban fiyat. Pazartesiden sonra eken biçen üreten zararına çalışmaya zorlanmayacak. Seneye ne parayı cebine koyacağını bir sene önceden taban fiyatı uygulaması ile bilecek. Size söz veriyor Kemal Kılıçdaroğlu. Hayvancılığı bitirdiler, süt ineklerini millet ağlaya ağlaya kesime götürdü.
6 MİLYARLIK İTHALAT TAZMİNATI AKP’LİYE DEĞİL ÜRETİCİYE VERİLECEK
Öyle bir noktaya geldik ki, 350 liraya kıymanın satıldığı 180 liraya peynir satılan, sütün üretip de satarsan su parasına alırsan ateş pahası olduğu litresinin 25 lira olduğu bir Türkiye oldu. Peynir, et ve süt başta olmak üzere süt ürünleri, yumurta ve et için batırdıkları eski et ve balık kurumu gibi peynir et ve süt kurumuna dönüştürülecek şimdi ki kurum. Bu kurum yurtdışından AK Partili BİM’e 6 milyarlık ithalat imtiyazlarının tamamının üreticiye verilmesi ile yem desteği ile ücretsiz veteriner desteği ile her türlü hayvancılığa ve tavuk üretimine verilen destek ile peyniri, eti, sütü, orta gelirli ve düşük gelirli vatandaşa yarı fiyatına satacak. Peynirin P’si ile etin E’si ile sütün S’si ile enflasyon canavarına pes dedirteceğiz. Cumhuriyet’in 100. yılındayız.
BİZ SÖYLEDİK YAPTILAR, AMA…
100 bin atama sözümüz var. Kime sağlıkçılara, doktorlara. Ama doktorlar sevinsin. Anaları, kardeşleri sevinsin ama esas Kandıralılar sevinsin. Telefon başında sıra beklemek, randevuya ulaşmak, hastanede alamadığı randevuyu 10 gün sonra alıp gidip saatlerce sıra beklemek, 3 dakikada muayene olmak zorunda kalmak yok. 100 bin sağlıkçı atamasıyla hastanelerdeki uzman doktor eksiğinin tamamlanmasıyla, ekipmanların tamamlanmasıyla kaliteli sağlık hizmeti Kandıra’nın da hakkı. Önce doktorda, sonra eczanede maaştan para kesilmemesine söz veriyoruz. Köylerde öğretmen olmasın, köylülerin öğretmenle teması kesilsin diye öğretmenleri atamadılar. Cumhuriyet’in 100. Yılında 100 bin öğretmen atamasıyla köyü öğretmene, öğretmeni öğrencisine hasret bırakmayacağız, söz veriyoruz. Bu AKP seçimi kaybedeceğini aylardır görüyor.
KIŞ GEÇER, KURT YEDİĞİ AYAZI UNUTMAZ
O yüzden bu konuya kendince tedbir aldı, ilk önce yıllardır bizim söylediğimiz örneğin emeklilikte yaşa takılanlara söz dedik, ne dediler seçimi kaybedeceğimizi bilsek yapmam dediler, bastı parayı EYT’yi yaptı. Para yok diyordu, parayı 5’li çetelere yedirdiler. Parayı yandaş müteahite veriyordu. Parayı zenginlere veriyordu ama baktı seçim gidiyor, EYT’yi yaptı. Polisimizin, askerimizin, öğretmenimizin, din görevlimizin ve daha hak eden pek çok vatandaşın 3600 ek göstergesini biz söylerdik onlar yapmazdı. Onu yaptılar. Emekli maaşına zam dedik, dediğimiz kadarı olmasa da yaptılar. Asgari ücreti arttır dedik, iki sefer arttırdılar. Ama sonuca baktılar seçim yine kayıp. Neden? Çünkü kış geçermiş, kurt yediği ayazı unutmazmış. Bunları affetmek yok. Baktılar para vererek olmuyor, dur dediler şöyle yapalım. Bu sefer de büyük projeleri anlatmaya başladılar.
DEVLETİ PARTİYE PARTİYİ DEVLETE KARIŞTIRDILAR
Sanki parti projesiymiş gibi. Millet aç geziyor, bunlar meydan meydan TOGG gezdiriyor. Millet açım diyor, bunlar diyor TOGG’umuz var diyor. Soğan pahallı TOGG’umuz var, kıyma pahallı TOGG’umuz var. Hepimizin arabası TCG Anadolu’yu, yaptılar Tayyip Bey’in seçim takası. Kardeşim hepimizin gemisi. İHA’lar SİHA’lar kime ne zararı var? Hepimizin İHA’sı hepimizin SİHA’sı. Diyorlar ki bunlar AK Parti’nin. Petrol bulduk diyorlar. Sanki partinin bahçesini kazdılar da orada buldular. AK Parti’nin petrolü. Bir de sıkışınca ne yapıyor bunlar? Gaz çıkartıyorlar. Hemen gaz buluyorlar. Gaz da bizim, petrol de bizim Anadolu’da bizim, İHA, SİHA’da bizim, TOGG’da bizim. Ama bilmedikleri bir şey var. Devleti partiye, partiyi devlete karıştırdılar.
TOKİ’Yİ DİYANET’İ KAPATACAKLAR YALANLARI
Ve öyle olunca vatandaşın vicdanına büyük yara açtılar. Vatandaş baktı bunlarla da asla ve asla prim vermiyor, iftara yalan hakaret siyasetine başladılar. APO’yu serbest bırakacaklar diyorlar, yalanın daniskası. Diyanet İşleri’ni kapatacaklar diyorlar. Diyanet İşleri’ni kuran biziz, sen kapatmaya kalksan biz engel oluruz. Ama yalan atıyorlar. TOKİ’yi kapatacaklar diyorlar. TOKİ’yi niye kapatacağız? TOKİ ile işimiz var. Öğrencilere yurt yaptıracağız, depremzedeye ev yaptıracağız, garibana ev yaptıracağız. Nereye kapatıyorsun TOKİ’yi. Sürekli bu yalanlara sarıldılar, o da olmadı. Şimdi ne yapıyorlar? Ekrem başkan konuşuyor, arkadan Hizbullahçılara taş attırıyorlar. Bakın burası Kandıra. Demin yolda geliyoruz. AK Parti’nin seçim arabası geçti, el salladım çocuklara. Bu memleketin evladı. Düğünde berabersin, cenazede berabersin, pazarda berabersin. Ama seçim meydanında atın taşı.
TAŞ ATANLAR DEĞİL, ELLERİYLE KALP YAPANLAR KAZANACAK
8 yaşındaki çocuğun gözünü, 80 yaşındaki ninenin kafasını yardılar. Bundan bizim provokasyona gelip onlara saldırıp seçimleri kendi lehlerine çevireceklerini düşünüyorlardı. Ama millet ayıpladı. Yapılanlardan Erzurumlular sorumlu değil, Erzurumlular utandı. Ama ertesi gün o taş atanlara karanfil attık. Erzurumlulara gül attık. O taş atanlara inat kalp attık. Elleriyle taş atanlar değil, elleriyle kalp yapanlar kazanacak. O yüzden her zaman aydınlık karanlığı yener. Her zaman iyilik kötülüğü yener. Her zaman vicdanlılar vicdansızları, iyi insanları, kötü insanları yener. Tüm kötülükler bir yana yaşasın iyilik, yaşasın güzel insanlar. Projeleri anlatırken 2 tanesini özel olarak anlatacağım.
GENÇ KART
Bunlardan 2 tanesi genç kart. 18-22 yaş arasındaki tüm gençlere veriyoruz. Üniversite devam ediyorsa yaşı 22’yi geçse de kart açık kalıyor. Zengin fakir ayırmadan veriyoruz. İçine 300-400 TL gibi küçük bir para koyuyoruz. Kitap alırsa, konsere giderse, tiyatroya giderse o zaman kullanacak. Yeter ki gitsin. Ama kartın gizli bir özelliği var. Kartı herkes alacak. Ama bazı kartlarda 2 bin 400 TL çıkacak. Onu bir tek devlet ve kart sahibi bilecek. İhtiyaç sahibi ailenin çocuğunun kartında 2 bin 400 TL olacak. O genç arkadaşlarına mahcup olmayacak. Bir kart daha var. Adı altın kart. Çin’deki yoksullukla dalga geçenler, Çin’deki 4 yoksulun yediği yarasa çorbasından tüm dünyaya yayılan COVİD ile hasta oldu.
ALTIN KART
Yani neymiş? En yoksulun bile sağlığı tüm dünyayı etkiliyormuş. Herkese eşit, ayrımsız sağlık hizmeti gerekli. Şimdi başladılar, temel vatandaşlık geliri diye bir şey olsun. Herkesi bir seviyeye getirelim, zengin fakir ondan sonra olsun. Peki bunu biz ne zamandır diyoruz? Kemal Kılıçdaroğlu 2011’den beri Aile Destekleri Sigortası diyor. Şimdi o sigortanın daha kolay anlatılıp daha kolay uygulanabilir bir hali geldi. Onun adı altın kart. Bir ailenin geliri asgari ücretin altındaysa, asgari ücrete tamamlayacağız. Ama bunu yoksullar için 3 şekilde yapacağız. Eğer hiç geliri yoksa ayda 1 tam altın.
ALTINLARI 12. CUMHURBAŞKANI SATTIRDI, 13. CUMHURBAŞKANI YAPTIRACAK
Yarımsa yarım altın. Biraz altındaysa çeyrek altın ile asgari ücrete tamamlayacağız. Asgari ücret düşerse de altın düşmeyince de şu şekilde olacak. Asgari ücret yüksekse onu vereceğiz, altın yüksekse bunu. Dikkatinizi çektiniz mi bir şeye benziyor. Zenginlere uygulanan kur korumalı mevduatına. Zenginlerin, godomanların kur korumalı mevduatı varsa, bundan sonra garibanın da altın korumalı sosyal yardımı var. Seçimden önce fakir mahallelerine gidip şimdi oy istemek için altın veriyorlar. Biz seçimden sonra yoksulluğu yönetmek için değil yok etmek için altın vereceğiz. 12. Cumhurbaşkanı altınları sattırdı, 13. Cumhurbaşkanı altınları yaptırmaya geliyor. Onun adı da Kemal Kılıçdaroğlu.